70lerin disko ruhu holografik giyim tarzında tekrar hayatımızda. Disko topu olmaya hazır mıyız? Çocukluğumda beni en çok mutlu eden şeylerden biri cipsin içinden çıkan holografik dokulu renk değiştiren kartlardı.
Hangimiz holografik bantlarla hediye pakedi yapmadık sevdiğimiz kişilere? Ya da boş cd’lerden oda süsü yapıp güneşi yansıtışını izlemedik? Yağmurdan sonra yerdeki su birikintisinde gördüğümüz holografik desenlere hayran hayran bakmadık? Bunun yerini neden kıyafetler almasın? Pek tabi aldı.
Çantaları, ayakkabıları, yağmurlukları, aksesuarlarıyla tam bir renk cümbüşü. Burberry, Jonathan Saunders, Blumarine ve hatta Stella McCartney bile defilelerinde holografik dokulara yer verdi. Sokak stilinde kombinimizdeki küçük parçalarda kullanılır hale geldi. En cesurlarımız baştan aşağı holografik dokulardan oluşan kıyafetlerle boy gösterdi.
Benim favorim ayakkabılara uygulanmış şekli, özellikle nike sneakers gözlerinden kalpler çıkan bir anime karakterine dönüşmem için yeterli.
Sadece çantada holografik desenlerin öne çıktığı kombinler de tercih edilesi.
Aksesuar seçimiyle bile farkınızı ortaya koyabilirsiniz.
Hatta ve hatta makyaj ve oje alanında bile bayrağı devralmış bir desen.
“Holografik desenleri aradık ama bulamadık” diyenlere; evdeki boş cd’leri kesip gömlek yakasına,kolyeye, bilekliğe, pantolona, ayakkabıya yapıştırarak bu tarzı kolaylıkla uygulayabilirsiniz.
Holografik desenleri kombinimizde nasıl kullanacağız derseniz? Naçizane fikrim beyaz, sarı, bebe mavisi, tozpembe gibi yumuşak renklerle kullanılması yönünde olur. Bu renklerin birlikte sağladığı uyum mükemmel iken insanın aklına renkli saçlarla nasıl uyum sağlayacağı düşebilir. Pembe ya da mavi saçlara sahip olsaydım muhtemelen her gün farklı bir aksesuarımda holografik desen kullanırdım.
Sevgiyle kalın :)
Bayıldım <3
teşekkür ederiim :)